Tür: Dram, Spor
Yönetmen: William Friedkin
Gösterim tarihi: 1993
Senaryo: Ron Shelton
Yapım: 1993, ABD
Oyuncular: Nick Nolte, Mary McDonnell, J.T. Walsh, Shaquille O'Neal, Anfernee 'Penny' Hardaway, Matt Nover, Alfre Woodard
Basketbol Dünya Şampiyonası başlamasına az bir zaman kalmışken basketbol konulu filmleri tanıtayım istedim. Bu haftaki filmimiz Blue Chips. Sporun ahlaki değerinin düşmesi ve endüstrileşmesini eleştiren film 1993 yapımı.
Takımın yenilmesinin en önemli nedenlerinden biri son zamanda diğer Üniversitelerin illegal olarak yaptığı transferleri Dolphins’in yapmamasıdır. Kolej Basketbolunda liseden gelecek oyunculara herhangi bir maddi desteğin verilmemesi kurallı bulunmaktadır. Oyuncular Üniversiteyi daha iyi eğitim almak için seçmeleri gerekmektedir para için değil. Pete bu oyunun bir ahlakı ve şerefi olduğunu düşünmekte ve kuralı savunmaktadır. Fakat üzerindeki baskılar artmaktadır. Özellikle bir spor simsarı olan Happy ‘nin(J.T. Walsh) onu kışkırtan teklifleriyle baş etmeye çalışmaktadır.
Yeni sezon için oyuncu aramaya başlayan Pete, ülkenin değişik bölgelerindeki lise öğrencilerini incelemeye başlar. İlk bulduğu isim Butch McRae (Anfernee 'Penny' Hardaway) dir. Butch atletik özellikleri olan bir oyuncuydu. Butch’un seçimlerin de annesi Lavada McRae (Alfre Woodard) büyük etkisi vardır. Fakir bir ailenin sorumluluğunu üstlenen Lavada, oğlunun transferi ile fakirlikten kurtulacağını düşünmektedir. İkinci isim ise Ricky Roe (Matt Nover) İndiana da bir çiftçinin oğludur. NBA’in ünlü isimlerinden Larry Bird’ün Pete'e verdiği tavsiye sonucu bulunan Ricky muhafazakâr bir aileye sahiptir. Muhafazakâr aileye ait olsa da kızlara aşırı düşkünlüğü ise onun zayıf tarafıydı. Babası ise eskimiş traktörünü değiştirmek için can atıyordu ve oğlunun gideceği Üniversitede ona sahip olacak dini bütün bir koç aramaktaydı. Son isim 2,20 metreye varan boyuyla Neon (Shaquille O'Neal) da fakir bir semtte yaşamakta ve boyunun uzunluğu sebebiyle askeriyeden atılmıştır. Devasa boyuna rağmen kıvraklığı ve atletik yetenekleri üst seviyededir. Neon’un en önemli eksikliği okul puanlarının Üniversite için yeterli olmayışıydı.
Pete bu yetenekli olduğu kadar sorunlu üç oyuncuyu takımına katmak için elinden geleni kurallar dâhilinde yapmaya çalışmaktadır. Happy yine devreye girecek ve sponsorlardan, reklamdan yani paradan konuşarak Pete’in kafasını karıştıracaktır. Neon’ın okul puanları için Jenny den yardım almaktaydı ve Neon sınavlardan yüksek puanlar almıştı. Butch’un annesi zor da olsa eğitimin önemini göstererek ikna etmeye yaklaşmıştı. Ricky’in babasını da oğluna göz kulak olacağı yönünde sözler vermişti.
Fakat her şey Ricky’in antrenmandan sonra koçun odasına girip bir çanta dolusu nakit para istemesiyle değişir. Pete’in korktuğu olmuştur. Oyuncular illegal yoldan istekleri ağır gelmeye başlamıştır. Acaba Pete spor endüstrisine boyun eğecek ve kuralları çiğneyecek midir? Bir tarafta sporun amatör ruhu, ahlakı dururken diğer tarafta bu yetenekli oyuncularla gelecek başarılar durmaktadır.
Günümüzde çok büyük boyutlara ulaşmış olan spor endüstrisine kendince bir eleştiri getiren film bu konuda az da olsa bir başarı sağlamış diyebiliriz. Özellikle basketbol dünyasının ünlülerinin de rol alması filminin havasını olumlu olarak etkilemiş. Açıkçası Larry Bird ve kariyerinin ilk yıllarında olan Anfernee 'Penny' Hardaway açıkcası oyunculukları vasatın altında. Fakat yine kariyerinin ilk yıllarında seyredeceğimiz Shaquille O'Neal filmdeki oyunculuğu hiçte sırıtmamış. Zaten Shaq bu filmle birlikte birçok filmde oynamıştır. Nick Nolte ise kariyerine yakışır bir performans göstermiş. Aktör şu sıralar kötü günler geçirse de filmin çekildiği senelerde kariyerinin zirvelerindeydi. Mary McDonnell’ı ise son zamanlarda Battlestar Galactica dizisinde başkan Laura Roslin rolünde izledik.
Shaq, Bird ve Penny dışında filmde rol alan ünlü basketbol adamlarına gelince: Bobby Knight, Rick Pitino, Bob Cousy, Jerry Tarkanian, Allan Houston, Dick Vitale veJim Boeheim’i saya biliriz. Ayrıca aksiyon filmlerinden tanıdığımız Subay ve Centilmen filminde aldığı en iyi yardımcı erkek oyuncu ödülü olan Louis Gossett Jr de ufak bir rolle filme katkıda bulunmuştur.
Basketbolu severlerin zevkle seyredebileceği film özellikle benim gibi çocukluğunun son, gençliğinin ilk yılları 90’lara denk gelen kuşak için nostaljik bir anlamı var. O yıllarda gelecek vaat eden Shaq ve Penny Hardaway’i genç halleriyle görmek çok hoş. Orlando Magic takımının iki önemli silahı olan oyuncular 1995 yıllında New York Knicks ile final dahi oynadılar. Shaq’ ı bu sene Boston Celtics takımıyla seyredeceğimizi de unutmayalım.
İyi Seyirler…
Basketbol Dünya Şampiyonası başlamasına az bir zaman kalmışken basketbol konulu filmleri tanıtayım istedim. Bu haftaki filmimiz Blue Chips. Sporun ahlaki değerinin düşmesi ve endüstrileşmesini eleştiren film 1993 yapımı.
Blue Chip deyim olarak ABD'deki Üniversite takımlarının lisede başarı kazanmış genç sporculara verdikleri bir isim. Bu oyuncuları kendi takımlarına katmak için bir biriyle yarışmaktadırlar. Detay olarak bu yarışı ve kurallarını henüz hakim değilim ama araştırmalarım devam ediyor.
Filmin konusuna gelirsek Western University Dolphins’in basketbol koçu olan Pete Bell (Nick Nolte) geçmişte büyük başarılar kazanmıştır. Son birkaç sezondur takım kötü sonuçlar almaktadır. Bu durum Pete fazlasıyla üzmektedir. Bunun yanında eski eşi Jenny Bell (Mary McDonnell) ile eski günlerine geri dönmelerini istemektedir. Jenny ve Pete ayrı olmalarına rağmen hala çok yakın dostlardır. Jenny eski eşine koçluk görevinde yardım etmekte ve derslerde zorlanan öğrencilere yol göstermekteydi.
Takımın yenilmesinin en önemli nedenlerinden biri son zamanda diğer Üniversitelerin illegal olarak yaptığı transferleri Dolphins’in yapmamasıdır. Kolej Basketbolunda liseden gelecek oyunculara herhangi bir maddi desteğin verilmemesi kurallı bulunmaktadır. Oyuncular Üniversiteyi daha iyi eğitim almak için seçmeleri gerekmektedir para için değil. Pete bu oyunun bir ahlakı ve şerefi olduğunu düşünmekte ve kuralı savunmaktadır. Fakat üzerindeki baskılar artmaktadır. Özellikle bir spor simsarı olan Happy ‘nin(J.T. Walsh) onu kışkırtan teklifleriyle baş etmeye çalışmaktadır.
Yeni sezon için oyuncu aramaya başlayan Pete, ülkenin değişik bölgelerindeki lise öğrencilerini incelemeye başlar. İlk bulduğu isim Butch McRae (Anfernee 'Penny' Hardaway) dir. Butch atletik özellikleri olan bir oyuncuydu. Butch’un seçimlerin de annesi Lavada McRae (Alfre Woodard) büyük etkisi vardır. Fakir bir ailenin sorumluluğunu üstlenen Lavada, oğlunun transferi ile fakirlikten kurtulacağını düşünmektedir. İkinci isim ise Ricky Roe (Matt Nover) İndiana da bir çiftçinin oğludur. NBA’in ünlü isimlerinden Larry Bird’ün Pete'e verdiği tavsiye sonucu bulunan Ricky muhafazakâr bir aileye sahiptir. Muhafazakâr aileye ait olsa da kızlara aşırı düşkünlüğü ise onun zayıf tarafıydı. Babası ise eskimiş traktörünü değiştirmek için can atıyordu ve oğlunun gideceği Üniversitede ona sahip olacak dini bütün bir koç aramaktaydı. Son isim 2,20 metreye varan boyuyla Neon (Shaquille O'Neal) da fakir bir semtte yaşamakta ve boyunun uzunluğu sebebiyle askeriyeden atılmıştır. Devasa boyuna rağmen kıvraklığı ve atletik yetenekleri üst seviyededir. Neon’un en önemli eksikliği okul puanlarının Üniversite için yeterli olmayışıydı.
Pete bu yetenekli olduğu kadar sorunlu üç oyuncuyu takımına katmak için elinden geleni kurallar dâhilinde yapmaya çalışmaktadır. Happy yine devreye girecek ve sponsorlardan, reklamdan yani paradan konuşarak Pete’in kafasını karıştıracaktır. Neon’ın okul puanları için Jenny den yardım almaktaydı ve Neon sınavlardan yüksek puanlar almıştı. Butch’un annesi zor da olsa eğitimin önemini göstererek ikna etmeye yaklaşmıştı. Ricky’in babasını da oğluna göz kulak olacağı yönünde sözler vermişti.
Fakat her şey Ricky’in antrenmandan sonra koçun odasına girip bir çanta dolusu nakit para istemesiyle değişir. Pete’in korktuğu olmuştur. Oyuncular illegal yoldan istekleri ağır gelmeye başlamıştır. Acaba Pete spor endüstrisine boyun eğecek ve kuralları çiğneyecek midir? Bir tarafta sporun amatör ruhu, ahlakı dururken diğer tarafta bu yetenekli oyuncularla gelecek başarılar durmaktadır.
Günümüzde çok büyük boyutlara ulaşmış olan spor endüstrisine kendince bir eleştiri getiren film bu konuda az da olsa bir başarı sağlamış diyebiliriz. Özellikle basketbol dünyasının ünlülerinin de rol alması filminin havasını olumlu olarak etkilemiş. Açıkçası Larry Bird ve kariyerinin ilk yıllarında olan Anfernee 'Penny' Hardaway açıkcası oyunculukları vasatın altında. Fakat yine kariyerinin ilk yıllarında seyredeceğimiz Shaquille O'Neal filmdeki oyunculuğu hiçte sırıtmamış. Zaten Shaq bu filmle birlikte birçok filmde oynamıştır. Nick Nolte ise kariyerine yakışır bir performans göstermiş. Aktör şu sıralar kötü günler geçirse de filmin çekildiği senelerde kariyerinin zirvelerindeydi. Mary McDonnell’ı ise son zamanlarda Battlestar Galactica dizisinde başkan Laura Roslin rolünde izledik.
Shaq, Bird ve Penny dışında filmde rol alan ünlü basketbol adamlarına gelince: Bobby Knight, Rick Pitino, Bob Cousy, Jerry Tarkanian, Allan Houston, Dick Vitale veJim Boeheim’i saya biliriz. Ayrıca aksiyon filmlerinden tanıdığımız Subay ve Centilmen filminde aldığı en iyi yardımcı erkek oyuncu ödülü olan Louis Gossett Jr de ufak bir rolle filme katkıda bulunmuştur.
Basketbolu severlerin zevkle seyredebileceği film özellikle benim gibi çocukluğunun son, gençliğinin ilk yılları 90’lara denk gelen kuşak için nostaljik bir anlamı var. O yıllarda gelecek vaat eden Shaq ve Penny Hardaway’i genç halleriyle görmek çok hoş. Orlando Magic takımının iki önemli silahı olan oyuncular 1995 yıllında New York Knicks ile final dahi oynadılar. Shaq’ ı bu sene Boston Celtics takımıyla seyredeceğimizi de unutmayalım.
İyi Seyirler…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder